Posts

Showing posts from January, 2009

Benjamin Üzerine bir kitap

Image
Benjaminia bir duruştur ELİF TÜRKÖLMEZ Deha zahmettir’ der Benjamin. Yazmanın yükünü hissettiği bir anda belki de. Ama flaneur olup kent sokaklarını arşınlamak da değildir metinden kaçmanın yolu. Nedir peki metinden kaçmanın yolu? Metinden kaçış yok mudur? Bu kitabın da, yazarının da derdi Benjamin’i ‘bilmek’ değil. Çünkü o, yazarı için epistemolojik bir bilgi nesnesi, bir araştırma konusu olmaktan çıkıp, bir arayışın adı oldu. Mimar Sinan Üniversitesi’nde verdiği derslerde benim de bire bir tanıklık ettiğim hocam Besim Dellaloğlu’nun ‘Benjamin aşkı’ kitap oldu ama bu kitabı daha ziyade bir mektup, bir günlük, bir iç döküş gibi okumakta, öyle ele almakta fayda var. Versus Yayınları’ndan çıkan Dellaloğlu’nun Walter Benjamin üzerine ikinci kitabı Benjaminia: Dil, Tarih ve Coğrafya, araştırmalar sonucu bulunmuş bir metinler toplamı olmaktan çıkıp hocamın yıllar süren iz sürüşünün çok öznel bir dökümanı olmuş. İki Dünya Savaşı arasında ‘modernliğe’ derin kuşkuyla bakan bi

Varlık ve Zaman'ı Türkçe Okumak

Image
Varlık ve Zaman Türkçe evinde Süreyya Su 20 . yüzyıl felsefesinde belki de Heidegger kadar tartışılan, etki yapan ve zengin bir düşünce mirası bırakan başka bir filozof olmamıştır. Bu bakımdan geçtiğimiz yüzyıl Heideggerci bir yüzyıl olarak anılmayı hak etmektedir. Fenomenolojiden hermenötike, varoluşçuluktan postmodernizme tüm bir felsefe geleneğinde onun adı geçer. Gadamer, Derrida, Nancy, Vattimo gibi 20. yüzyılın geç dönem felsefecileri, Heidegger’in düşüncesinin izini sürmüşler, mesailerinin çoğunu onun arayışına ortak olmak, onunla hesaplaşmak, onun kavramlarını yorumlamak için harcamışlardır. Nitekim Heidegger felsefesinin özgün kavramları çok anlamlıdır. Her ne kadar Heidegger bu kavramların tam olarak bu çok anlamlılıkları içinde anlaşılmasını istese de, bu anlam çokluğu içinde hangi bağlamda hangi ‘anlam’a özellikle vurgu yapıldığı hiç belli değildir. Bu nedenle Heidegger felsefesi açıklanabilir değildir; ancak tasvir edilebilir. Bu özellik Heidegger’i başka bir d

Kant ve Marx üzerine bir kitap

Image
Marx, Kant ve ‘biz’... AHMET ÖZ K aratani, Marksizmin Marx’tan itibaren nasıl yanlış anlaşıldığını, Kant’ın Kant’tan itibaren nasıl yanlış anlaşıldığını anlatıyor ve bu iki adamın eleştirilerinin yöneldiği ortak hedefi şöyle formüle ediyor: ‘Etiksiz ekonomi politikası kördür, ekonomik kaygı gözetmeyen bir etik müdahale ise boştur.’ Nietzsche, akademilere ve akademisyenlere kan kusan ve acımasızca kara çalan bir kitap yayımlar: Eğitici Olarak Schopenhauer. Daha yirmi dört yaşında akademiye profesör olarak atanmış bir adamın kara çalmasıydı bu, sıradan birinin değil. Bugünün iktisatçılarının kriz karşısındaki konumunu hatırlatarak geçiyorum bu bahsi. Kriz kapıda bekler haldeyken, vasat bir zekâ ve basiretten dahi fersah fersah uzakta, ellerinde kimi yalan-yanlış, hayali istatistikleri gösterir evraklar dünya düzeninin, ekonominin ihtişamından dem vuruyorlardı sıcak mahfillerinde... dışarıdaysa kıyamet! Kimi istisnalar içermekle birlikte haklıydı koca filozof eleştirisinde y